Spotify’ın Sahte Sanatçıları ve Etik Sorunlar

lofi, chill, lo-fi

Spotify’ın kişiselleştirilmiş müzik deneyimi vaadinin arkasındaki algoritma yönlendirmeleri müzikte tekelleşmenin önünü açıyor mu? sorusu artık daha yüksek sesle dillendirilmeye başlandı. Spotify algoritmaları zevkimize yönelik müzik mi öneriyor yoksa müzik zevkimizi şirketin o günkü kurumsal önceliğine göre şekillendiren gizli bir el gibi mi çalışıyor, buyrun siz değerlendirin:

Geçenlerde bazı müzik türlerinde (en çok öne çıkanlar: cover, jazz, chill, lofi listeleriymiş) Spotify’ın kendi oluşturduğu listelerde sadece belli sanatçıların eserlerine yer veriyor oluşu üzerine oldukça ilginç bir yazı okudum. Hikayeyi ilginç yapansa bu eserlerin sahiplerinin araştırılması noktasında bulunanlardı. Zira anlaşılan o ki spotify -kağıt üzerinde kendisiyle bir bağı olmayan- kendi müzik şirket-ler-ini kurmuş. Bu şirket-ler aracılığıyla sahte sanatçılar yaratmış ve bu gerçekte var olmayan bu sanatçılara da eserler ürettirmiş. Sonra bu eserleri kendi müzik editörlerince kürate edilen ve özenle hazırlanan müzik seçkileri olarak lanse edilen spotify listelerine yerleştirmiş.

Örneğin hazırlanan cover şarkılar listesinde ilk 3-5 eser bilindik sanatçıların (mesela placebo’dan daddy cool) yaptıkları coverlardan seçilirken sonrakiler tamamen adı sanı duyulmadık spotify’ın kendi mamulatı olan eserlerden oluşturulmuş.

Durum birilerinin dikkatini çekmiş ve yapılan bir incelemede Johan Röhr isimli İsveçli bir yapımcının şarkılarının toplamda 62 milyon kullanıcı tarafından takip edilen 100’den fazla play listte yer aldığı anlaşılıyor. Johan Röhr’ün -600’den fazla sahte isim altında paylaştığı-şarkıları spotify listeleri sayesinde (sadece stress relief play listinda bulunan 270 eserin 41’i Röhr’a aitmiş) toplamda 15 milyardan fazla kez dinlenmiş (metallica ve michael jackson’dan fazla). Kendisi Spotify’da en çok dinlenen 100 sanatçıdan biri. 2020-2022 arasında bu kişinin 6,7 milyon USD gelir elde ettiği tahmin ediliyor.

Şimdi burada olayın bir kaç boyutu var:

İLGİLİ:   Galeriden Mafyaya Sanat Üzerinden Kara Para Aklama


1) Öncelikle spotify’ın burada elde ettiği haksız bir kazanç var. Sanatçılara dinleme başı ödeme yapan bir platformun en çok dinlenen listelerini kendi sanatçılarıyla doldurması belki de haksız kazancın ötesinde servet transferi olarak bile değerlendirilebilir. Para sağ cepten sol cebe aktarılıyor.


2) sanatçı bağlamında, sanatçının potansiyel kitlesine ulaşmada platformun vazifesini yerine getirememe sorunu var. Sanatçının zaten para kazanamıyor oluşunu geçtim, varlığı tamamen göz ardı edilerek en azından keşfedilme, kitlesine sunulma şansı da elinden alınıyor. Görmezden geliniyor.


3) Özgün bir eser dinlemek isteyen tüketicinin sürekli aynı şeylere maruz kalması sorunu var. Tüketici deneyimi olarak kişiselleştirilmiş çalma listesi vaadinin tam tersi gerçekleşiyor.

Pekiyi benzer sorunlar başka mecralarda olmadı mı? Hızlıca bi düşünelim:

Yakın zamanda trendyol kendi markalarını (trendyol milla ve diğerleri) tüm müşterilerin ve ötesinde tüm rakiplerinin her türlü datasına sahip olduğu kendi sitesinden satamayacağı konusunda rekabet kurumundan bir uyarı aldı ve o markaları uygulama dışına çıkardı. haksız rekabet.

Başta netflix olmak üzere pek çok dijital platform yapımcılığını kendisinin üstlendiği eserleri yayınlıyor. Bu anlamda ticari olarak sorun yok. Ama bu platformlar eserlerin mülkiyetini gururla sahipleniyorlar, spotify gibi merdivenaltı imalat yaptırıp içi boş şirketlere fatura kesmiyorlar. etik. bu işin bir adım sonrası buraya gider.

Spotify’ın bu adı sanı duyulmadık noname adamı alıp en çok dinlenen şarkıcılar arasına sokması başta sorduğumuz kişiselleştirme mi dayatma mı sorusunu tekrar akla getiriyor. Acaba Spotify’ın şarkı önerileri de hazırladığı listeler gibi belli bazı durumlar gözetilerek gerçekleştiriliyor olabilir mi?

Total
0
Shares
Previous Post
children metaverse

Metaverse’den Arsa Alanlar Şimdi Ne Yapıyor?

Next Post
Laptop displaying source code with dual screens for software development.

Ölü İnternet Teorisi: gerçek kullanıcılara ne oldu?

Total
0
Share